Hazretin vefat anında yanında Boyacı mehmet ile Ali efendi vardır.Baba da aşırı terleme olur.Hazret:" Hala mı imtihan Ya Huu" der.Yanındakiler "Baba Ne oluyor" derler ise o :"Oğul kılıç kından çıktı" görevin tamamlamış alarak ahirete göçer
22 Aralık 2025 Pazartesi
ABDİ SÜPHAN BABA
Abdi süphan baba vefat etmeden önce Dörtyoldaki Şıh Mehmet Albayrak7a "Sen yerime geçerek posta otur" demiştir.Ama zahiri görevli olarak göstermiştir.Maneviyatta ise Bu görev Seyyit Ali baba hazretlerine devredilmiştir.Seyyit Ali baba ise bu görevi Necib kamil Hüdai hazretelrine devretmiştir.
Efendimiz SAV de vefatıyla alakalı olarak :"Namazını Ebubekir" kıldırsın,demiştir.Ancak hırkasını Veysel Karani hazretlerine göndermiştir.Veysel Karai için Efendimiz SAV in zamanındaki insanı kamil olduğu belirtilir.
ABDİ SÜPHAN BABA
Boyacı Hacı Mehmed'ten nakil:
"Bir gün babanın evinde Ali Keser, Boyacı mehmet birde halen Dörtyolda bulunan Mehmet Albayrak isimli şahıs birlikte bulunmaktadır.
Süphan baba, Ali Keser7e Şu boş cam şişeyi çatı oluğunun altına koy koyda gel der.Bir müddet sonra tekrar ona "Git şişeyi dolmuşsa al gel der.Ali efendi gider gelir "Şişe boş" der.Bir müddet sonra hazret yine "Git şişeye bak dolmuşsa al gel der.Ali efendi gider gelir yine "Boş" der.Abdi Süphan baba celallenir ayağını kalkar ve ayaağını yere vurarak (bir esma ) söyler.Ali efendiye çık şimdi al gel der.Şişe gelir içerisi su dolu bir vaziyettedir.Hem Abdi Süphan baba hemde yanındakiler bu şişeden birlikte su içerler.
ABDİ SÜPHAN BABA
Gaziantep de Kürkçü hanı yahut demirciler çarşısı denilen yerde halen çalışır vaziyette bulunan bir çayhane bulunmaktadır.Bu çarşıda bulunan esnafın çoğunluğu Abdestli namazlı derviş insanlar imişy. Burada ismi Hikmet olan , sihir v.s gibi ilimlerle meşgul "ciindar" tabir edilen biriside bulunurmuş.Bu kişi gazete kağıdı, karpuz kabuğu gibi şeylere şekil değiştirip para yapar gidin harcayın diyerek insanların iligisini çekermiş.Esnafın inancını bozmak için onlara sizin Şeyhleriniz de böyle yapsın yapabiliyorsa der imiş.Abdi Süphan Baba, bu çayhaneye uğramış.Hikmet denilen şahısta orada bulunmakta imiş.Hazret, kahveciden bir çay istemiş ,çay gelip masaya konduğunda Hikmet bu çayı tabağıyla birlikte yok etmiş.İkinci defa kahveciden çay istemiş çaycı masaya çayı bıraktığını söylesede masada çoy yokmuş.Yahut ikinci defa söylenen çayın bardağını ve tabağınıda kayb etmiş.Üçüncü defa çay geldiğinde Abdi Süphan baba Hikmet denilen şahsa dönüp Dur demiş.ve Hikmet put gibi dikelip donuk ve hareketsiz bir şekilde dimdik kalmış.
İHVANIN DİLİNDEN SÜPHAN BABA,
Antebe yakın bir köyde yaşayan hanım ihvanlarından birisi Abdi Süphan baba'yı köyüne davet etmiş.Hazret "Kısmet olursa gelirim kızım" demiş.Bir gün yine Baba tam sebze meyve zamanı ,gelseniz" deyince Hazret :"Kızım geldik, senden az ekmek ve domates istedik bize ne kadar çarık çürük varsa verdin.Yanımda birisi daha vardı , o Hızır aleyhisselam idi,verdiklerini filan ağacın altına koyduk.git bak,i demiş.Hazret devamla 'Kızım bizim şeklimiz değişir, ama gözümüz değişmez gözüme dikkatli baksa idin fark ederdin" demiş
ABDİ SÜPHAN BABA
Rahmetli Boyacı mehmet efendi nakletmiştir.
"Hac için gittiğimizde önce Medine-i Münevvere'de kalmakta idim.Mescidde her gün aynı yere oturan bir adam dikkatimi çekti.yamalıklarla dolu bir elbisesi var idi.Bir gün ben bu adamın oturduğu yere oturdum.adam geldi herzamanki yerinde benim oturduğumu görünce beni süzdü başka yere oturdu..Mekke'ye gitme zamanı gelmişti.Adama bana Mekke'de filan yerde ikamet ediyorum der ve adresini verdi.Mekke'ye gidip hac vazifesini ifa ettikten sonra dönüş gününü beklerken Boyacı Mehmet adrese gider .Adamı bulur.Birde görür ki o pejmürde kılıklı adam her gün sofra açan açları doyuran birisi konumunda .Aynı zamanda etrafında ihvanları mevcut zikir yaptırmakta imiş.Vedalaşırken Boyacı mehmet'e der ki:Hacı efendi! Baba'ya selam söyle"
Hacı mehmet, Antep'e döner.getirdiği hac hediyelirini Süphan Baba'ya taktim eder.Abdi Süphan baba ,boyacı mehmet'e "Getirdiklerinden bir şey unutmadın mı?" der.Boyacı mehmet "Yok baba" der.Bir müddet sonra ikinci kez tekrarlar, cevap aynıdır.Evden çıkarken Hazret,"Selam söylemediler mi?" deyince Boyacı hadiseyi hatırlar.Abdisüphan Baba konumunu açıklamıştır.Selamı alır.
Abdi Süphan Baba'dan
Aşıklık güzel bir şeydir ki giriftar olmayan bilmez/ Alemde süleyman olmayan Asaf'ın kadrini bilmez
ABDİ SÜPHAN BABA HAZRETLERİ
Abdi Süphan Baba hazretleri , aslen Gaziantep ilinin Nizip ilçesinden olup ad ve soyadı Abdi KAYA'dır.Doğum tarihi 1902 olup sonradan Ahtepe yerleşmiş ve burada yaşamış, burada vefat etmiştir.Hazret üveysi olup Tarikatı aliyenin Kadiri kolundandır. Evinin bulunduğu yer olarak "Çıksorut mahallesi teftin değirmeni civarı" olarak söylenir.
Nizibde hali vakti yerinde bir aile iken fakir düşer ve evde huzursuzluk zuhur eder.Aile içi tazyik giderek artıp Kendi öz oğlu Babasını öldürmeye kalkar.Mana aleminde ceketini alıp orayı terk ederek Adana'ya gitmesi söylenir.
Adana'da hastahanenin önünde kuruyemiş satıp geçimini temin etmeye çalışır.Bu şekilde çalışmakta iken sabah saatlerinde erken bir vakit bir bayan kucağında çocukla hastahanenin merdivenlerine oturup ağlamaktadır.Baba'nın dikkatini çeker.Çünkü kadın hayli zaman aynı yerde oturup ağlamaktadır.Kadının yanına varıp sorar:
"- Kızım niçin oturmuş ağlıyorsun?".Kadın kucağındaki çocuğun vefat ettiğini söyler.Ancak kadının etrafında kimse yoktur.Akrabalarının yanına gitmek için hiç parası olmadığını söyler.O zamanlar sabit telefonda pek az yerde olduğu için kadıncağız kimseye ulaşamamıştır.Kadını alır, oturduğu köyüne götürür cenazeyi defneder ve geri döner.
Abdi Süphan Baba'nın zahiri mürşidi olmamıştır.Ancak manevi alemden terbiye görmüş ve ilk manevi görevi, bu kadının çocuğunun defin işleminden sonra aldığını söylemiştir.
Bu defa da manada kendisine Şanlıurfa Halfeti ilçesine gitmesi söylenmiştir.Gider Halfeti ye yerleşir.Baba bekar olduğu için evlenmesi söylenir ve orada bir annemiz ile evlenir.Halyfeti'de bir müddet yaşadıktan sonra manada Gaziantep'e gitmesi söylenir.Geldiği vakit o zamanlar çık sorut mahallesi yoktur.Orada mağara şeklinde bir kaya oyuğu bulduğu taşlarla ev haline getirir ve Halfeti'deki eşini de yanına getirir.
Boyacı Mehmet efendi hazret ile tanıştığında bir oda daha ilave edilir.Elektrik su yoktur.Gaz lambası mevcut olup, aldığı manevi görevle ihvan yetiştirmesi istenir.Antepten boyacı Mehmet,Dörtyol dan sakallı Ali Vehbi Keser,yine halen Dörtyolda bulunan Şıh mehmet Albıyık üzerinde durduğu ihvanlarıdır.
Hazret'in mezarı Antepte eski asri mezarlıktadır.İkinci orta kapıdan girilip doğru gidilince 2 nci cadde 142 nolu sokakda tam düzlük olan bir yerde bulunmaktadır.
Abdisüphan baba hazretleri Dörnt'yol a geldiklerinde Lastikci Recep Özince denilen anne ve babası sağ bir şahısn evinde kalmaktadır.Aynı tarihlerde bulunan Seyyid Ali Baba hazretleri ile karşılaşıp birbirlerine sarılırlar.Çünkü her ikisi de maneviyat dünyasından birbirlerini tanımaktadır.
-
Hazretin vefat anında yanında Boyacı mehmet ile Ali efendi vardır.Baba da aşırı terleme olur.Hazret:" Hala mı imtihan Ya Huu" de...
-
Gaziantep de Kürkçü hanı yahut demirciler çarşısı denilen yerde halen çalışır vaziyette bulunan bir çayhane bulunmaktadır.Bu çarşıda buluna...